MS Word 2007’de otomatik içindekiler listesi oluşturabilmek için metindeki tüm başlıkların tanımlı olması gerekmektedir; aksi taktirde, içindekiler listesini otomatik olarak oluşturamazsınız.
Başlık tanımlamanın iki adet çok önemli getirisi vardır;
- Başlık tanımlaması yaparsak, tüm başlıklarımızda istenilen standardı sağlamış oluruz.
- Tüm başlıklarımız tanımlı olursa, İçindekiler listemizi, otomatik olarak oluşturabiliriz İçindekiler listesinin otomatik olarak oluşturulmasının çok önemli faydaları vardır:
- Başlıkları tek tek içindekiler listesine yazmaktansa, tek bir tıklamayla tüm başlıklarımızı, sayfa numaralarıyla birlikte alt alta sıralayarak, içindekiler listemizi oluşturabiliriz.
- Metin içinde yaptığımız herhangi bir değişiklik sonucu, başlıklarımızın sayfa numaraları değişirse, tek yapmamız gereken içindekiler listemiz üzerinde sağ tıklayıp, alan güncelleştirmesi yapmaktır, böylece tek tek uğraşmadan tüm başlıklarımızın sayfa numaralarını güncellemiş oluruz.
- İçindekiler listemizdeki başlıklar ile o başlıkların metin içindeki yerleri arasında köprü kurabiliriz. Böylece, içindekiler listemizdeki bir başlığa tıkladığımızda, metin içinde o başlığın olduğu sayfaya kolay bir şekilde ulaşabiliriz.
- Şekil açısından çok önemlidir, istenilen standardı yakalarız.
Aşağıda linkleri verilmiş olan videoların birincisinde başlık tanımlamanın nasıl yapılacağı, ikincisinde ise İçindekiler listesinin, otomatik olarak nasıl oluşturulacağı gösterilmektedir.
Videodaki örnek dokümanda kullanılan MS Word 2007 stilleri ve bu stillere ilişkin açıklamalar aşağıda verilmiştir:
- Başlık 1 ——————Birinci düzey başlıklar (Giriş, Sonuç, Kaynakça) için tanımlanmış olan stili,
- Başlık 2 —————– İkinci düzey başlıklar (romen rakamlı olan başlıklar) için tanımlanmış olan stili,
- Başlık 3 —————– Üçüncü düzey başlıklar (A. ve B. şeklinde olanlar) için tanımlanmış olan stili,
- Normal —————– Paragraflar için tanımlanmış olan stili ifade eder.
Dokümanın hazırlanmasında, aşağıda verilmiş olan paragraf örnek olarak kullanılmıştır:
“1970’lerin ikinci yarısına kadar örgüt ve yönetim teorisinde egemen olan anlayışa göre; örgütsel dünyadaki evrim, örgütlerin çevrelerinde meydana gelen değişikliklere uyum sağlama (adaptasyon) çabalarıyla gerçekleşmekteydi (Sargut & Özen, 2007, s 133). 1970’lerin ikinci yarısında ise bu egemen anlayışın, örgütsel gelişimi açıklamakta yetersiz kaldığını düşünenler, çevresel ayıklama (Darwinci evrim anlayışı) yaklaşımına vurgu yapmaya başladılar (Baum & Shipiliov, 2006).”
Not: Videoları izleyebilmek için bilgisayarınızda Flash Player yüklü olması gerekmektedir. Aşağıdaki linkten Adobe Flash Player’i indirip yukleyebilirsiniz;
http://get.adobe.com/flashplayer
teşekkürler güzel bi paylaşım olmuş…